Cari açık şekilde görüldüğü gibi kapanır…

TİM Başkanı İsmail Gülle dahil bazı kanaat liderleri Türkiye’nin döviz kazandırıcı faaliyetlerde daha yaratıcı olması gerektiğinin altını çiziyor. Ve haklılar. Sadece bir küçük örnekle bunu kanıtlayabiliriz.

Geçenlerde Anadolu Ajansının yaptığı bir haber dikkatimi çekti. Buna göre, Türkiye’yi ocak-eylül döneminde ziyaret eden turistlerin yeme içme harcamaları 5,1 milyar dolar olmuş. Oldukça ciddi bir rakam bu. Hatırlarsanız YEP Hedefi olan “sıfır cari açık hedefi” için 3 önemli şart gerektiğini daha önceki yazılarımda ve televizyon programlarında detaylı şekilde anlatmıştım:

– Ara Mallarını Türkiye’de üretmek
– İhracatın kg değerini 2 katına çıkarmak
– Döviz kazandırıcı faaliyetlerin sayısını artırmak.

İşte bu sonuncusu belki de en rahat şekilde gerçekleştirebileceğimiz faaliyetler arasında yer alıyor. TÜİK verilerine göre, yılın 9 ayında Türkiye’yi neredeyse 40 Milyon kişi ziyaret etmiş. Bunun 4.5 milyonu yurt dışında ikamet eden Türkler. Turizm geliri yaklaşık 26,6 Milyar Dolar olarak gerçekleşmiş. Turistlerin kişisel harcamaları 19.5 Milyar Dolar, paket tur harcamaları ise 7 Milyar Dolar olarak kayıtlara geçtiği için, yukarıdaki önermemin doğruluğu da ortaya çıkmış oluyor. En çok dövizi konaklamadan değil, diğer mecralardan sağlıyoruz.

Bahsi geçen 19.5 Milyar Dolarlık kişisel harcamalarda en yüksek kalemi 5 Milyar Dolardan fazla yeme içme, ardından 4 Milyar 941 Milyon Dolarla diğer mal ve hizmetler izliyor. Konaklama ise sadece 2 Milyar 838 Milyon dolar.

“Döviz kazandırıcı faaliyetleri cesaretlendirmeliyiz…”

Bu arada, başka bir döviz kazandırıcı faaliyet daha göze çarpıyor. Yabancı ziyaretçiler ve yurt dışında ikamet eden Türk vatandaşları sağlık için 793,5 Milyon Dolar harcamış. Sadece bu değil, spor-eğitim-kültürel faaliyetler için 319 milyon doları aşan döviz girdisi sağlanmış.
AVM’lerdeki turistlerin fazlalığından şikayet edenler, önce şu rakamlara bir baksın: Turistler neredeyse 3 Milyar Dolar giyim ve ayakkabı için harcaması yapmış, hediyelik eşyaya da 1 Milyar Dolar vermişler. Tam olarak tanımı olmayan “Diğer Harcamalara” ise 803 Milyon Dolar para harcanmış. Türkiye’den sadece halı ve kilim almak için turistlerin ödediği tutar 96,7 Milyon Dolar olmuş.

Bu rakamlar sadece 9 aylık. Dolayısıyla yıllık rakamlar daha çarpıcı olacaktır. Ancak bu kadarı bile, cari açığın nasıl kapatılacağı konusunda bize etraflı bir bilgi vermektedir. Bilbao’nun inşaat yapmak yerine müze yapmayı seçmesinin arkasındaki sebep de bu.

Özetle, doğru bir planlamayla döviz kazandırıcı faaliyetlerin sayısını artırıp doğru mevzuat ile cesaretlendirebiliriz. Altın yumurtlayan tavuğu kesmeyelim.

Prof. Dr. Emre Alkin

Ara