Enflasyonda şaşıracak mecal kalmadı..

Açıkçası Merkez Bankası ve OVP hedefleri arasında fark olmasına alıştık. Bu durumu “Merkez Bankası Bağımsızlığı” üzerinden yorumlamak pek mümkün değil. Ancak, geçen ayki yazımızda belirttiğimiz öngörü gerçekleşecek gibi.

“Temmuz Ayından itibaren her ay enflasyon % 1.5 ile % 2 arasında açıklanırsa, yıl sonu enflasyonu % 63-65 civarında olur” demiştim. Dolayısıyla OVP açıklamasıyla beraber hedefin ne olduğu net anlaşıldı. TÜFE rakamları da ay ve ay açıklanırken bu hedefi yakalayacak gibi gözüküyor.

Geçen hafta İTO İstanbul’un enflasyonunu açıkladı ve bir önceki aya göre daha düşük bir seviyede çıkan orana rağmen yıllık % 100’e erişmiş. Bir yandan bu açıklamaya baktım diğer yandan TÜFE için yapılan anketlerdeki bozulmaya da dikkat kesildim. Ocaktan itibaren baktığımızda 2022 için % 38 ile başlayan uzman öngörüleri % 80’lere gelmiş durumda. Ancak ben daha önceki raporlardaki uyarılarımda ısrar ediyorum. Yukarıda belirttim, bir kez daha belirteyim.

“Yıl sonuna kadar her ay % 1.5 ile % 2 arasında aylık enflasyon gelirse % 65 civarında bir TÜFE ile 2022 ‘yi kapatırız”.

Bu bir temenni ya da hedef değil. Tamamen matematiksel bir hesaplama. Enerji zamları, gıda fiyatları gibi unsurların enflasyonu yükselttiği malum ama, TÜİK’in endekslere dahil ettiği unsurların yukarıda bahsettiğim hedefi yakalayacak şekilde seçtiğini tahmin ediyorum. Yani rakamları manipüle etmek değil, verinin alındığı yeri tercih etmek yoluna gidildi. Böylelikle TÜFE rakamları ile hayat pahalılığı arasındaki makas açılıyor.

“Yeni Bir Faiz İndirimi Gelir mi ?…”

Ekonomi Yönetimi, geçen aya göre düşük çıkan İTO rakamlarına bakınca, “faiz düşünce enflasyon da düşer” tezini bu ay kanıtlamaya çalışacak gibi gözüküyordu. Eğer TÜFE % 1.5 ile 2 arasında açıklanırsa, “enflasyon düşmeye başladı” şeklinde cesur açıklamalara şahit olacaktık. Öyle de oldu.

Fakat, bu durumda herkes Merkez Bankasından bir faiz düşürme hamlesi daha beklemeye başlar ki, döviz kurlarının yükselmesi sürpriz olmaz.

Bu arada Rusya’nın “70 milyar dolar civarında Dost Ülke parası satın alacağız” açıklamasına güvenerek bir faiz düşürme adımı daha tasarlanıyor olabilir. Ancak söz konusu alımın hangi metotla ve kanalla yapılacağı bilinmiyor. Rusya’ya uygulanan yaptırımlar çerçevesinde bu alımın Rus Rublesi cinsinden mi Dolar olarak mı yapılacağı merak konusu. Doğrudan TL satın alıp Dolar verilmesi kurları geriletebilir ama aynı operasyonu Ruble ile yapmak sadece Rusya ile aramızdaki enerji faturasını ucuzlatan bir hamle olarak kalır.

Rusya’nın bu açıklaması Türkiye’nin kredi notunun bir kez daha düşürülmesinin tartışıldığı bir zamanda olması da düşündürücü oldu diyebilirim. Türkiye’nin kredi notu bir kez daha düşürülürse, yabancı kaynak açısından sıkıntı bir sürece girebiliriz. Rusya da bu ihtimal karşısında ilişkileri güçlendirmek istiyor besbelli. Bunun faydaları ve yan etkilerini doğru tahlil etmek gerekiyor.

Enflasyonla alakalı fazla bir yorum yapmadan bitiriyorum. Zaten söylenecek her şeyi açıklamadan önce söylemiştim.

Prof. Dr. Emre Alkin

Ara