Futbol sektörü ne kadar zarar etti?

Maçlar tekrar başlayınca herkesin merak ettiği tartışmayı masaya yatırayım dedim.
Maçlar başlamadan önce sanıyorum TFF’den şöyle bir açıklama gelmişti: “Eğer maçlar oynanırken testleri pozitif çıkan olursa temasta olan herkesi karantinaya alacağız”. Herhalde bu da başka bir eleme usulü olacak. Ben kalan maçların turnuva gibi eleme usulüyle oynanmasını istemiştim. Bu açıklamayla beraber lig-turnuva arası bir usulün benimsenmiş olduğunu anlıyorum.

Şaka bir yana kulağıma gelen haberler, TFF’nin son maçları az sayıda seyirci ile oynatmayı düşündüğünü gösteriyor ama vaka sayısındaki artış bu kararı değiştirebilir. Tüm bu riskli denemelerin sebebi Futbol Ekonomisinin ciddi bir darbe almış olması. Ancak bu konuda Türkiye’de henüz elle tutulur bir rakam açıklanmadı.

Doğal olarak, elle tutulur ilk çalışma İngiltere’den geldi. Premier Lig’in koronavirüs krizinden dolayı tahmini olarak 1 milyar sterlinlik bir zorluğa gireceği açıklandı.

Geçen Perşembe günü açıklanan Deloitte’un “Sports Business Group” Raporunda, Premier Lig’de sezonun Mart ortasından beri maçların sekteye uğramasının hem ticari gelirler hem bilet gelirleri hem de yayın gelirleri açısından kulüplere büyük bir darbe vurduğu yazıyor.
Raporda, 1 milyar sterlinlik olumsuz etkinin yarısının yayıncı kuruluşlara yapılacak iadeler, bilet indirimleri ve sözleşmelerle bağlanan gelirlerdeki düşüşlerden oluşuyor. Diğer 500 milyon sterlinlik kısmı ise gelecek yıla ait gelirlerde oluşacak.

Premier Lig’in 17 Haziran’da yeniden başlayacak olan maçlarını Sky Sports, BT Sport, BBC Sport ve Amazon Prime canlı yayınlanacak. Ancak Almanya’da olduğu gibi taraftarlar statlara alınmayacak.

“Türkiye’deki zararı hesaplamaya çalışalım”

Peki, Premier Lig’in iyi zamanlarında geliri neydi? Onu da söyleyeyim. Gayet net hatırlıyorum, 2018/2019 futbol sezonunda 5.2 milyar sterlin gelirle, Premier Lig Avrupa’nın en çok gelir elde eden ligiydi. Aslında hala da öyle. Ayrıca kulüplerin ticari gelirlerinin önemli bir kısmı başarıdan çok, taraftar sayısı ile sağlanan ekonomiye bağlanmış durumda.

Bir örnek vermek gerekirse, İngiltere’nin en fazla taraftara sahip kulüplerinden Newcastle United’a geçenlerde Suudi Arabistan’dan 300 milyon sterlin teklif edildi. Bu kulüp Avrupa’da stadyum doluluğunda maç başına 52.000 seyirci ile 16. sırada. Türkiye’de “üç büyükler” diye tarif edilen Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş ilk 20’de yer almıyor.
Türkiye’ye bakalım hemen : “Üç büyükler” diye tarif edilen kulüplerin naklen yayın gelirlerinin toplam gelir içindeki payı %40-45 civarında, ancak aşağıya inildikçe bu oran % 80’e kadar çıkabiliyor.

Peki gelirlerin sağlıklı dağılımı nasıl olmalı? UEFA raporlarına göre Avrupa Kupalarında yer alma başarısı gösteren kulüplerin gelir ortalaması şu şekilde sıralanıyor:

Toplam gelir içinde UEFA genel ortalaması ve UEFA kupalarına katılan Türk takımlarını ortalaması % pay:

– Ulusal lig naklen yayın geliri %37 (Türk takımları %40)
– Sponsorluklar %23 (Türk takımları %33)
– Bilet satışları %15 (Türk takımları %10)
– UEFA gelirleri %10 (Türk takımları %11)
– Ticari gelir %8 (Türk takımları %5)
– Diğer Gelirler %7 (Türk takımları %1)

Tablodan da anlaşıldığı gibi UEFA kupalarına katılan Türk takımları Avrupa’nın genel prensiplerinden uzakta değil. Asıl sorun aşağı sıralarda. Naklen yayın geliri olmadan 1 gün bile ayakta kalamazlar. Dolayısıyla “maçlar şifresiz oynansın” teklifi koronavirüsün kahvelerde ve restoranlarda maçlar seyredenlere bulaşmasının önlenmesi için mantıklı gibi gözükse de, kabul edilmedi. Şunu da belirteyim, daha maçlara sıra gelmeden her yerde sosyal mesafe kuralı ihlal ediliyor. İkinci dalgaya çoktan davetiye çıkardık.

Neyse, biz şimdi Türk futbolunun COVID-19 zararını hesaplamaya çalışalım: Kaba bir hesapla Premier Lig’in bu yıl ve önümüzdeki yıl toplamda % 20 gelir kaybına uğrayacağını görüyoruz. Yani 1 milyar sterlin. Türkiye Süper Lig’in toplam gelirleri de 4.5 milyar TL’ye ulaşmış durumda. Bizde de % 20 civarında bir olumsuzluk yaşandığını düşünürsek ki, abartı olmaz, en az 1 milyar TL civarında bir gelir kaybından bahsedebiliriz. Ancak bunun dağılımı İngiltere gibi olmayacaktır muhakkak. Çünkü bizdeki borçluluk oranları ve temlik edilen gelirler İngiltere’ye göre büyük farklılık arz ediyor.
Yeniden yapılandırılan finansal borçlar da göz önüne alındığında, önümüzdeki yıllarda ciddi zorluklar yaşanabilir. Hele ki ikinci dalga olursa üç büyükler de ortaya çıkabilecek olumsuzluğa dayanamayabilirler. Ben uyarımı şimdiden yapayım. Herkesin bir B planı olsun.

Not: FIFA geçenlerde futbolun dünyadaki toplam zararının en az 10 milyar sterlin olacağını açıkladı. Bunu da hatırlatayım.

Prof. Dr. Emre Alkin

Ara