Bugünün gündemi Merkez Bankası Para Politikası Kurulu olacak. Yani faiz kararı.
Merkez Bankası’nın, Fed kararından önce karar alacak olması işin en heyecanlı tarafı diyebiliriz. Eğer bugün faiz konusunda herhangi bir adım atmadan pas geçerse, ay sonundaki Fed kararına kadar sürekli heyecan yaşayabiliriz. Hatırlatalım, ay sonundaki FOMC toplantısı Yellen’in son toplantısı olacak.
Yellen’in görev süresi biter bitmez, boşalan toplam 3 sandalyeye atama yapılacak. Bu atamalarda Trump’ın etkisi olursa, faiz konusundaki beklentiler değişebilir. Bu arada, Fed Başkan adayı olan Powell’n Senato’dan ön onayı çıktı ancak bir oylama daha var. Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasında yaşanan son gerginliklerden sonra, her süprize hazır olmak gerekir.
Eğer işler Powell ve Trump için yaver giderse, “faiz artırımına uzak duran” üyelerin ağırlıkta olduğu bir komite ile ilk 6 ay sakin geçebilir. Büyük ihtimalle Yellen bu ihtimalin farkındadır ve giderayak kendisine göre doğru olanı yapmak için çalışacaktır.
TCMB’nin, olası bir askeri harekat öncesinde faiz yükseltmesi hoş karşılanmayacaktır. Diğer taraftan bir önceki toplantıda piyasa beklentisi 100 baz puan iken, 50 baz puan artış ile yetinmişti. Dolayısıyla elinde psikolojik bir “50 baz puan” tutuyor. Merkez Bankası dilediği an acilen toplanıp bu hakkını kullanabilir.
Elbette faiz artırmamak bir riziko olsa da, Fed’in de pas geçmesi durumunda Merkez Bankası’nın en azından 2 ay süreyle eli rahatlar. Çünkü Fed’in bundan sonraki toplantısı 21 Mart’ta. TCMB’nin ise takvime göre ilk toplantısı 7 Mart’ta.
Fed faiz artırsa da artırmasa da, Merkez Bankası’nın bugün alacağı karar kolay bir karar değil. Yüksek ihtimalle faize dokunmayacak ancak uyarılarda bulunacaktır. Belki de diğer enstrümanlarda oranları değiştirecektir.
Karar ne olursa olsun, döviz kurlarında dalgalanmalara hazırlı olalım.
Prof. Dr. Emre Alkin
